TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

Aynalıkavak Kasrı Ve Okçular Vakfı Gezimizi 06 Ekim 2018 Tarihinde Gerçekleştirdik.

İSTANBUL
08.10.2018 (Son Güncelleme: 03.01.2019 14:37:44)

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İstanbul Şubesi olarak, üyelerimizin katılımı ile 06 Ekim 2018 tarihinde Aynalıkavak Kasrı ve Okçular Vakfı gezimizi gerçekleştirdik.

 

 

Milli Sarayların Odamıza tahsis etmiş olduğu rehberimiz ile birlikte Kasr`ın  bahçesi ve bölümleri hakkında bilgilendirme ile gezimiz başlamıştır.

Aynalıkavak Kasrı;

17. yüzyıldan itibaren Haliç kıyılarını süsleyen ve günümüzde Aynalıkavak Kasrı adıyla tanınan yapı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde "Aynalıkavak Sarayı" ya da "Tersane Sarayı" olarak bilinen yapılar grubundan günümüze ulaşabilen tek örnektir. Tarihsel kaynaklardan, yörenin Bizans döneminde de imparatorlara ait bir dinlenme yeri olduğu anlaşılmaktadır. Fatih Sultan Mehmed`in İstanbul`u fethinden sonra, Osmanlı sultanlarının da ilgisini çeken bu büyük koruluk, bölgede kurulan Osmanlı Tersanesi`nden dolayı "Tersane Hasbahçesi" adıyla anılmaya başlamıştır. Hasbahçe`deki ilk yapılaşmanın tarihi Fatih Sultan Mehmed dönemine dek inmekte, burada inşa edildiği kesin olarak bilinen ilk kasır ise Sultan I. Ahmed (1603-1617) dönemine tarihlenmektedir. Tarihsel süreç içinde padişahların yaptırdığı kasırlarla gelişen ve "Tersane Sarayı" olarak anılan bu yapılar topluluğu; 17. yüzyıldan başlayarak "Aynalıkavak Sarayı" olarak da adlandırılmıştır. Saray bütünü içinde yer alan ve Sultan III. Ahmed döneminde yaptırıldığı sanılan Aynalıkavak Kasrı, Sultan III. Selim döneminde büyük bir onarım görerek yeniden düzenlenmiş ve bugünkü görünümünü kazanmıştır. Ağırlıklı olarak 19. yüzyıl saray, köşk ve kasırlarından oluşan Milli Saraylar yapıları arasında daha erken dönemlerden günümüze gelmiş tek yapı olan Aynalıkavak Kasrı geleneksel mimarîsi ve dekorasyon özellikleriyle son derece ayrıcalıklıdır. Divanhane ve Beste Odası`nda pencere üstlerinden dolaşan bir frizde dönemin tanınmış şairleri Şeyh Gâlib ve Enderûnî Fâzıl`ın, kasrı ve III. Selim`i öven şiirleri Hattat Mehmed Esad El Yesârî tarafından ta‘lîk hat ile yazılmıştır. Deniz cephesinde iki, kara cephesinde tek katlı kütlesiyle Osmanlı klasik mimarlığının son ve ilginç yapılarından biri olan Kasır; süsleme açısından da çağının beğenisini yansıtmakta, özellikle besteci Sultan III. Selim dönemi kültürünün pek çok öğesini bünyesinde barındırmaktadır. Bu dönemin özelliği olan revzenli tepe pencereleri, geniş saçaklı çatıları, iç dekorasyonda bulunan yerleşik sedir düzenlemeleri, geleneksel ısıtma biçimini oluşturan mangalları artık yok olmuş bir geçmiş yaşam biçiminin görünümlerini sergilemektedir. Restorasyonu ve tefriş çalışmaları tamamlanarak 5 Kasım 2010 tarihinde ziyarete açılan Aynalıkavak Kasrı`nın alt katı, Sultan III. Selim`in sanatkâr ve musikişinas kişiliğine uygun olarak tarihî Türk çalgılarının sergilendiği bir müze haline getirilmiştir.

Kasrın alt katında bulunan Türk çalgılarının sergilendiği müze gezilerek, Okçular Vakfına geçilmiştir.

 

Okçular Vakfı;

Yaklaşık 5.000 m2`lik bir alanda inşası tamamlanan Okmeydanı Okçular Tekkesi, mescid, hünkâr kasrı, konferans salonu, müze ve kütüphane olmak üzere beş ana bölümden oluşmaktadır. Hünkâr kasrı dışında tüm yapıları tek katlı olan bu külliyenin içinde, hünkâr odası dışında iki büyük toplantı salonu, 200 kişilik bir konferans salonu, okçuluk tarihi ile ilgili bir kütüphane ve Topkapı Sarayı Müzesi`nden alınacak ok ve okçulukla ilgili eserlerin teşhir edileceği bir müze yer almaktadır. Ok atış alanının altı 300 arabalık bir otopark ile okçuluk sporunun gerektirdiği hacimlerin kullanımına tahsis edilmiştir.

Okçuluk atış alının da üyelerimiz ile atış denemeleri yaparak gezimiz tamamlamıştır.

Gezimize bizimle birlikte olan üyelerimize ve organizasyonda bize destek veren herkese teşekkür ederiz. 

Okunma Sayısı 56
Fotoğraf Galerisi