Anadolu`nun dört bir yanından yaşam alanlarımıza, toprağımıza, suyumuza sahip çıkıyoruz diyelerle birlikte idik.

ANADOLU`YU VERMEYECEĞİZ! GÖLBAŞINI ZİYARET ETTİK

Anadolu`nun dört bir yanından yaşam alanlarımıza, toprağımıza, suyumuza sahip çıkıyoruz diyelerle birlikte idik.

Ülkemizin dört bir yanından Ankara‘ya yapılan  "Anadolu‘yu vermeyeceğiz" yürüyüşününde Ankara‘ya kadar gelen Anadolu insanımızı Ankara‘ya alınmayıp Gölbaşı yakınlarında kalması üzerine Oda Yönetim kurulu üyelerimiz ve TMMOB Yönetim Kurulu üyemiz Sn. Ayşegül ORUÇKAPTAN ‘ın da içinde bulunan bir heyet ile ziyaretlerinde bulunduk.

Pek çok kurumun destek verdiği basın açıklamasında; "Suları borulara hapseden ve doğa katliamına imza atan zihniyet insan değerlerini de yok etmektedir. Doğa katliamına ve insansızlaştırmaya karşı mücadeleye devam edeceğimizi ifade etmek ve bu doğrultuda taleplerimizi daha güçlü iletmek için Ankara‘ya yürüyoruz" şiarı ile yola çıkan Anadoluyu Vermeyeceğiz inancı Gölbaşında günlerdir çadırlarda bekletiliyor ve haklı micadelelerinde seslerini duyurabilecekleri, memelket toprakları üzerinde son yıllarda gerçekleştirilen ve doğal kaynaklarımızın insanımızın elinden alınma politikalarına dur demeye geldiklerini söyleyen ülke insanımıza peyzaj mimarlığı camiası "yanınızdayız" dedi.

Sarı Keçililer Derneği Başkanı Pervin Çoban Savran, 36 gündür yolda olduklarını, dinlenmek üzere mola verdikleri Gölbaşı‘nda Yörük çadırlarında, " Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyaret etmek istiyoruz. Görüşmeye çalışacağız. Anamur‘dan çıktığımız günden beri 36 gündür yoldayız. Bir deve 40 gün susuz yaşayabilir ancak insanoğlu susuz yaşayamaz. Develer bu kervanın başı. Başını çevireceği yer de Çankaya‘dır" söylemlerini, Doğu Karadeniz Kervanı temsilcisi Safiye Öcal Yüksel ise yürüyüşün amacının," doğayı korumak ve doğal yaşam alanlarının satılmasının engellenmesi olduğunu " vurgularını, Artvin‘den yürüyüşe başlayan, 7 koldan başlayan yürüyüşün 11 kervandan oluştuğunu ifade eden Sn. Yüksel‘in , "Karadeniz‘de 86 proje var. Yani suyun içine hapsedilecek. Hidroelektrik santrale karşıyız. Derelerle ilgili kıyıların satışı var. 43 bin tane verilmiş maden ruhsatı var. Ormanlarımızın satışı var. Tamamıyla yaşam alanlarımızın satılmasına karşıyız. Biz enerjiyi zaten doğadan alan, doğanın insanlarıyız" çığlığını dinleyen Odamız yönetim kurulu çadırlar içerisinde düzenlene ve Odamız avukatı Sn. E. baturay ALTINOK‘un katıldığı panele katılarak izlerdi.