TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

AOÇ`DE SON GELİŞME...YARGI AOÇ`NİN İTİBARINI İADE ETTİ VE BU GÜN YARGI KARARININ UYGULANMASI İÇİN BAŞVURUMUZU YAPTIK

AOÇ`DE SON GELİŞME...YARGI AOÇ`NİN İTİBARINI İADE ETTİ 
VE BU GÜN YARGI KARARININ UYGULANMASI İÇİN BAŞVURUMUZU YAPTIK
MERKEZ
07.03.2014

AOÇ`de Başbakanlık Hizmet binasının bulunduğu alanda " tarihi sit" derecesinin kaldırılmasına ilişkin Odamız, Ziraat Mühendisleri Odası ve Mimarlar , Şehir Plancıları , Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubeleri olmak üzere TMMOB`ye bağlı 5 meslek odası tarafından açılan davada mahkeme " AOÇ 1. derece tarihi sit alandır, derecesi değiştirilemez" kararını oy çokluğu ile verdi. Bu gün tarihi itibari ile Ankara Büyükşehir Beldiyesi, Ankara Valiliği, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığına yargı kararının uygulanması ve yapının mühürlenmesi ilgili başvurumuzu yapmış bulunmaktayız.

AOÇ`de Başbakanlık Hizmet binasının bulunduğu alanda " tarihi sit" derecesinin kaldırılmasına ilişkin Odamız, Ziraat Mühendisleri Odası ve  Mimarlar , Şehir Plancıları , Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubeleri olmak  üzere TMMOB`ye bağlı 5 meslek odası tarafından  açılan davada mahkeme " AOÇ 1. derece tarihi sit alandır, derecesi değiştirilemez" kararını oy çokluğu ile verdi.

 

Bu gün tarihi itibari ile Ankara Büyükşehir Beldiyesi, Ankara Valiliği, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığına yargı kararının uygulanması ve yapının mühürlenmesi ile ilgili başvurumuzu yapmış bulunmaktayız.

 

07.03.2014 tarihi (bu gün )itibari ile ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, ANKARA VALİLİĞİ, BAŞBAKANLIK VE CUMHURBAŞKANLIĞI makamlarına dilekçe ile başvuruda bulunulan metinde; 

 


- Alanın 46 hektarlık bölümü için; Kültür ve Turizm Bakanlığı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu`nun 10.08.2011 tarihli ve 6281 sayılı "Yenimahalle İlçesi Atatürk Orman Çiftliği Orman Genel Müdürlüğü Gazi Tesisleri`nin 1. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı şerhinin kaldırılarak, sadece 3. Derece Doğal Sit Alanı olarak tesciline ve tarihi sit statüsünün kaldırılmasına" ilişkin kararının iptali amacıyla TMMOB Orman Mühendisleri Odası tarafından açılan davada Ankara 11. İdare Mahkemesi`nin 2011/2080 E., 2014/168 K. sayılı kararıyla anılan kurul kararının "tarihi sit statüsünün kaldırılmasına ilişkin kısmı iptal edilmiştir.

- Alanın ilave 7 hektarlık bölümü için; Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu`nun 03.02.2012 tarih ve 468 sayılı "alanın tarihi açıdan da bir özellik ve nitelik taşımadığından bahisle tarihi sit statüsünün de kaldırılmasına" ilişkin kararının iptali amacıyla işbu yazı sahibi meslek odaları tarafından açılan davada Ankara 11.İdare Mahkemesinin 2012/1694E. 2014/171 K. sayılı kararıyla anılan kurul kararının iptaline karar verilmiştir.

 

Söz konusu mahkeme kararları açıkça Başbakanlık Hizmet Binası inşaatının devam ettiği ve Atatürk Orman Çiftliği`nin kalbi konumundaki tarihi çekirdek alanının tarihi sit statüsünün devam ettiğini hukuken ortaya koyan kararlardır.

 

Bahsi geçen kararların gerekçesinde özellikle;

"Öte yandan, mevzuatta ve ilke kararlarında, milli tarihimiz açısından önemli olayların cerayan ettiği alanlar olarak tanımlanan tarihi sit statüsü değerlendirilirken, idarece uyuşmazlık konusu alanın fiziki yapısı, görsel durumu, işlevsel değeri, kültürel durumu, anısal ve anıtsal şekli, toplumsal olaylara konu olup almadığı, tarihi tanıklığı, özel olarak bu alanda tarihi bir olayın gerçekleşip gerçekleşmediği gibi hususların dikkate alınması gerekmekte iken bu noktalarda herhangi bir değerlendirmeye yer verilmediği görülmektedir. Alanın, 1/10.000 ölçekli koruma nazım imar planında tarihi çekirdek alanı içerisinde yer aldığı, her ne kadar 03.02.2012 tarih ve 460 sayılı kararla, tarihi çekirdek alanın kamu kurumu alanı olarak değiştirildiği görülmüş ise de, bu alan içerisinde Atatürk Evi Müzesi- Gazi İstasyonu-Bira, Şarap, Meyve Suyu Fabrikaları- Tarihi Köprü arasındaki güzergah ve çevresinin de yer almasına karşın alınan kararın bu alanlara olası etkisinin olup olmadığının yerinde incelemeye tabi tutulmadığı, ayrıca Atatürk Orman Çiftliği‘nin kuruluşundan günümüze gelinceye kadar bir bütünlük içinde değerlendirmeye tabi tutulduğunun görüldüğü, sınırlarının da bu bütünlüğe paralel olarak 1/25.000 ölçekli paftalarla belirlendiği, buna karşın uyuşmazlık konusu alan ile ilgili olarak alınan kararın Atatürk Orman Çiftliği‘nin bütününe etki eder nitelikte olup olmadığının, gerekirse tüm çiftlik arazisi üzerinde detaylı bir araştırmaya girişilerek ortaya konulması gerekirken bu hususta da idarece bir araştırmaya girişilmediği görülmektedir."

 

şeklinde ifade edilmiştir. Bilindiği üzere mahkeme kararları sadece hüküm fıkrası ile değil gerekçeleri ile de bağlayıcıdır. Söz konusu mahkeme kararlarında açıkça kurul kararlarının sakıncaları ve hukuka aykırılığı gerekçeli olarak ortaya konulmuştur.

 

Anayasa`nın 138. maddesinin son fıkrasında yer alan "Yasama ve yürütme organlarıyla idare mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez" hükmüyle beraber 2577 sayılı İYUK`un 28/1. maddesindeki "Danıştay, Bölge İdare Mahkemeleri, İdare ve Vergi Mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz (30) günü geçemez" hükmü idareye; "derhal" ve "aynen" uygulama yükümlülüğü getirmiştir. Dolayısıyla yargı kararlarının uygulanmasında idarenin 30 günlük bir takdir hakkı bulunmamaktadır. Bu sure ancak zaruri durumlarda beklenebilecek azami süreyi ifade etmektedir. Esasen yargı kararlarının DERHAL uygulanması esastır.

 

Ankara 11. İdare Mahkemesi`nin 2011/2080 E., 2014/168 K. ve Ankara 11.İdare Mahkemesinin 2012/1694E. 2014/171 K. sayılı kararları uyarınca Başbakanlık Hizmet Binasının bulunduğu alan tarihi sit alanı statüsünde olup, 2863 sayılı Kanuna gore sit şartlarına aykırı olarak inşa edilen yapılar hakkında imar mevzuatına göre işlem yapılacağı da açıktır. Bu nedenle mahkeme kararlarının yerine getirilebilmesi için söz konusu inşaatın gecikmeksizin durdurulmasını, inşaatın mühürlenmesinı talep ederiz. "

 

ŞEKLİNDE YAPILAN BAŞVURUMUZ İLGİLİ MAKAMLARA İLETİLMEK ÜZERE HAZIRLANMIŞTIR. 

 

MESLEK ODALARI OLARAK 04.03.2014 tarihinde yapılan ortak açıklamalarımızda ise;

 

AOÇ`de Başbakanlık Hizmet Binası`nın yer aldığı 46 hektarlık ve 7 hektarlık alanda Sit derecesinin kaldırılmasına ilişkin davada mahkeme kararı iptal etti. Meslek odaları : " 2006 yılından bu yana AOÇ`de Meslek odaları olarak tahribata yönelik verdiğimiz mücadele ve açtığımız davalar sonuç vermeye başladı. Başbakanlık hizmet binasının yapıldığı 46 hektarlık ve 7 hektarlık alanda tarihi sit derecesinin kaldırılarak yapılaşmaya açılmasına ilişkin açtığımız davada  iptal kararı geldi. AOÇ tarihi sit çekirdek alanında inşaat süreci devam ediyor oysa bir çivi bile çakılmamalı.  Başbakanlık hizmet binasında ruhsat iptaline ilişkin yürüyen davamız var. Ruhsat iptali davasında bu davaların sonuçlarının beklenmesi kararı çıktı. Bu kararla birlikte ruhsat iptalinin verilmesini bekliyoruz. Başbakanlık hizmet binasının ruhsat iptali kararının da artık  verilmesi gerekiyor. Kamu vicdanında kabul etmediğimiz olumlu bulmadığımız Başbakanlık hizmet binasına yargıda bizim lehimize kara vermiş oldu.  Başbakanı bir kez daha hukuka saygılı olmaya Büyükşehir Belediyesi`ni de inşaatı durdurmaya ve inşaatı mühürlemeye davet ediyoruz. Aksi durumda kamuoyu mühürler. " şeklinde yapılan kamuoyu bilgilendirmesinin ardından;


"Binaya harcanan 600 milyon tazmin edilmeli"

 

Ankara 11 İdare Mahkemesinin verdiği  kararla Başbakanlık Hizmet binasının  kaçak olduğunu söyleyen meslek odaları temsilcileri,  "Kamu vicdanının kabul etmediği Başbakanlık Hizmet binası hakkında  geç de olsa söylediklerimizin doğru olduğunun mahkeme kararı ile altı çizildi. Verilen bu karar ile zim için Yeni bir mücadele aksı başlıyor. Kararın takipçisi olacağız, Başbakanlıktan, Büyükşehir Belediyesi`ne kadar binanın mühürlenmesi için mücadele edeceğiz.  Bu binaya 600 milyon lira harcandı. Ruhsat iptali davası lehimize sonuçlanırsa  binaya harcanan  600 milyon lirayı tazmin etmeleri gerekecek. 600 milyon lira için tazminat davası sürecinin başlatılması siz konusu. AOÇ`deki Başbakanlık hizmet binası Hükümetin paraları harvurup harman savurduğunun da bir göstergesidir. " şeklindeki açıklamalarına ;


"İnşaat durdurulmalı"


" kararın iptal kararı olması nedeniyle büyük önem taşıdığını belirterek,  "AOÇ`ye en büyük zararı veren Başbakanlık Hizmet binasıydı. Bu karar doğrudan tarihi sit açısından Başbakanlık binasının yapılmasının doğru olmadığı yapılaşmaya açılmasının doğru olmadığı noktasında kesin bir karardır. Hem biz kazanımdır hem de üzücü tarafı katledilmiş ağaçlar açısından geç kalınmış bir kazanımdır.  Tarihi sit korunması gereken anlamı taşır. Herhangi bir yapılaşmanın olamayacağı karşılığı da çıkar tarihi sit kararından. Hiç olmaması gereken bu yapının acilen ruhsatının iptal edilmesi ve inşaatın durdurulması gerekir. Bu yürütmeyi durdurma kararı değil, hukuken yürütmeyi durdurma kararlarında karşılığı bulunamayabiliyor ama bu doğrudan iptal kararıdır. İnşaatın durdurulması gerekir. " şeklinde  devam ettiler.


"Kent suçudur"


"AOÇ`ye Başbakanlık hizmet binası yapılması kamu vicdanını yaralamıştır. Adeta Ankaralılardan gizlenerek bina AOÇ`nin hakim yerine konumlandırılmıştır. Yöneticileri hukuka uymaya çağırıyorum. Adalet herkese lazımdır.  Başbakanlık Hizmet binası da orada açılan otoban yollar da kent suçudur. Kentlerin içindeki tarihi ve kültürel alanlara dair mahkemelerin çok geç karar verdiğini görüyoruz. Mahkemelerin Çevresel hassasiyetler konusunda tarihi ve kültürel miras alanlarında hızlı hareket etmeli, hızlı karar vermeli. Bu karar aslında inşaatın bir an önce durdurulmasını gerektiren bir karar. Hukuk bir an önce harekete geçmeli" derken;

 

Odamız Genel Sekreteri Redife Kolçak :  " kamu mücadelemizin karşılıksız olmadığını bu dava gösteriyor. Bu yargı kararları karşısında hükümette olanlar boyunlarını eğmeli.  Ankara Valiliği mahkeme kararlarını bir fiil uygulamakla görevlidir. Ankara valiliğini de göreve davet ediyoruz. Yazılı başvurularımızla da göreve davet ederek hukuksal süreçleri gerçekleştireceğiz. Tarihi sit kararı da oy çokluğu ile alınmış bir karar. Tek azınlık oyu mahkeme başkanından. Mahkeme başkanımız tarihi savaşlarla anıyor galiba çünkü diyor ki; "savaş tarihine ilişkin bir ize rastlanmamıştır" diyor. AOÇ`de ekonomik kurtuluş savaşının ekonomi ve sosyal –kültürel kalkınma rol modeli vardır AOÇ`de , bu nedenle önemli tarihi izler vardır. Mahkeme başkanımıza "tarih"  dendiğinde savaşlarla anması nedeniyle buradan bir kez daha seslenmek istedik  " şeklinde konuştu.

 

Okunma Sayısı: 463