TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

AOÇ PLAN VE KORUMA STATÜSÜ DAVA KAZANIMLARINI TASFİYE ETMEYE YÖNELİK İLKE KARAR

AOÇ PLAN VE KORUMA STATÜSÜ DAVA KAZANIMLARINI TASFİYE ETMEYE YÖNELİK İLKE KARAR
MERKEZ
08.04.2014

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 18 Şubat 2014 tarihli Resmi Gazete`de yayımlanan Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu`nun 271 sayılı İlke Kararı ile; "Tarihi Sitler, Koruma ve Kullanma Koşulları"nın belirlendiği 19.4.1996 tarihli 421 sayılı İlke Kararı iptal edilerek tarihi sit alanlarının koruma ve kullanma koşulları yeniden düzenlenmiş ve Atatürk Orman Çiftliği arazisinde halen Başbakanlık Hizmet Binası inşaatı devam etmektedir. Ne tesadüftür ki, bir kamu hizmet yapısı olarak Başbakanlık binasının yapımına olanak sağlamak üzere alınan tarihi sit statüsü kaldırılmasına dair Koruma Kurulu kararı hakkında Ankara 11. İdare Mahkemesinin 17.02.2014 tarihinde verdiği iptal kararından bir gün sonra 18.02.2014 tarihli Resmi Gazete`de yayınlanan Koruma Yüksek Kurulu kararıyla tarihi sit alanlarında kamu hizmet binası yapılmasına izin verilmektedir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 18 Şubat 2014 tarihli Resmi Gazete`de yayımlanan Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu`nun 271 sayılı İlke Kararı ile;


"Tarihi Sitler, Koruma ve Kullanma Koşulları"nın belirlendiği 19.4.1996 tarihli 421 sayılı İlke Kararı iptal edilerek tarihi sit alanlarının koruma ve kullanma koşulları yeniden düzenlenmiştir.

Dava konusu 271 sayılı İlke Kararı ;

 

"19/4/1996 tarih ve 421 sayılı İlke Kararı aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.


Tarihi Sit: Milli tarihimiz ve askeri harp tarihi açısından önemli tarihi olayların cereyan ettiği ve doğal yapısıyla birlikte korunması gerekli alanlardır.


Koruma ve Kullanma Koşulları


a) Milli Park bulunan yerlerde uzun devreli gelişim planı, milli park bulunmayan yerlerde alanın tarihi ve kültürel değerlerini koruyan koruma amaçlı imar planları ilgili koruma bölge kurulunca uygun görülünceye kadar zorunlu altyapı uygulamaları ve kamu hizmet yapıları dışında, bitki örtüsünü, topografik yapıyı, siluet etkisini bozabilecek, tahribata yönelik hiçbir inşai ve fiziki uygulamada bulunulamayacağına,


b) Bu alanları çevre düzeni planına kavuşturacak gerekli çalışmaların yapılarak hazırlanacak çevre düzeni planları için koruma bölge kurullarının uygun görüşlerinin alınmasına,


c) Alanın tescil tarihi öncesi doğal dengeyi bozucu yapılmış her türlü uygulamanın zaman içinde ıslahı için kamu kuruluşlarınca gerekli çalışmanın yapılmasına,


d) Bu alanlar içinde yer alan orman alanlarında Orman ve Su İşleri Bakanlığınca gerekli çalışmaların yapılabileceğine,


e) Bu alanlar içinde yer alan kamu hizmet yapıları, altyapı hizmetleri ile anıt ve şehitliklerin düzenleme ve gerekli onarımları için projeleriyle birlikte koruma bölge kurulundan izin alınmasına,


f) Önceden süregelen tarımsal faaliyet ile bağ ve bahçeciliğin devam ettirilebileceğine, koruma amaçlı imar planları onaylanmadan bu alanların bu amaç dışında kesinlikle kullanılamayacağına,


19.4.1996 tarih ve 421 sayılı İlke Kararının iptaline, karar verildi." şeklindedir.

 

İlke kararında tarihi sit alanlarının koruma ve kullanma koşulları belirlenmektedir. Yürürlükten kaldırılan 421 sayılı İlke Kararından  farklı olarak; tarihi sit alanlarında kamu hizmet yapıları ile zorunlu altyapı uygulamalarının yapılabileceği düzenlenmiştir.

 

Her ne kadar 421 sayılı ilke kararının yeniden düzenlendiği belirtilmekte ise de yapılan değişiklik, sadece tarihi sit alanlarında kamu hizmet yapılarının "plansız biçimde" yapılmasına olanak sağlanmasıdır. Yapılan bu değişiklikle, milli park niteliğine sahip tarihi sit alanlarında Uzun Devreli Gelişme Planı, diğer tarihi sit alanlarında ise koruma amaçlı imar planları hazırlanmaksızın, gerekli araştırmalar, analizler ve mutlak koruma alanlarına ilişkin kritik tespitler yapılmadan, hiçbir koşula bağlı olmaksızın yapılaşmaya izin verilmektedir.

 

Atatürk Orman Çiftliği hakkında Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu`nun 03.02.2012 tarih ve 468 sayılı kararıyla tarihi sit statüsünün kaldırılmasına karar verilmiştir.

 

Meslek Odaları olarak,  anılan kararın iptali istemiyle açılan dava sonucunda Ankara 11. İdare Mahkemesi bilirkişi raporundaki "söz konusu alanın ülkenin ve ülke insanının özellikle başkent halkının belleklerinde ve yaşam sürecinde yer edinmiş olması her ne olursa olsun genç Türkiye Cumhuriyetinde dikkate alındığında tarihi bir değer olarak göz ardı edilmesinin mümkün olmadığı" tespitler ışığında "tarihi sit statüsü ile ilgili olarak herhangi bir araştırma, inceleme, yerinde değerlendirme gibi hazırlığa girişilmeden yalnızca alanın tarihi açıdan bir özellik ve nitelik taşımadığı gerekçesiyle tarihi sit statüsünün kaldırıldığı, idari işlemin sebep unsurunu oluşturan alanın tarihi açıdan bir özellik ve nitelik taşımaması şeklindeki gerekçenin hangi inceleme ve araştırmaya dayandığının idarece ortaya konulmadığı" gerekçesiyle iptal kararı verilmiştir. (EK-3: Ankara 11. İdare Mahkemesi, 2012/1694 E. 2014/171 K.)

 

Bilindiği üzere Atatürk Orman Çiftliği arazisinde halen Başbakanlık Hizmet Binası inşaatı devam etmektedir. Ne tesadüftür ki, bir kamu hizmet yapısı olarak Başbakanlık binasının yapımına olanak sağlamak üzere alınan tarihi sit statüsü kaldırılmasına dair Koruma Kurulu kararı hakkında Ankara 11. İdare Mahkemesinin 17.02.2014 tarihinde verdiği iptal kararından bir gün sonra 18.02.2014 tarihli Resmi Gazete`de yayınlanan Koruma Yüksek Kurulu kararıyla tarihi sit alanlarında kamu hizmet binası yapılmasına izin verilmektedir.


 
Buradan da açıkça anlaşılmaktadır ki; dava konusu ilke kararında korumadaki kamu yararını gerçekleştirmek değil, tarihi sit alanında devam eden bir inşaatın hukuka aykırılığını bertaraf etmek hedeflenmektedir. Karar öncelikle bu nedenle maksat ve sebep unsuru bakımından açıkça hukuka aykırıdır. Zira, davalı idarenin böyle bir düzenleme yapma ihtiyacı korumayı geliştirmek üzere objektif kural getirmek değil, koruma ilkelerine aykırı olarak gerçekleştirilmek istenen bir uygulamanın yasal altlığını oluşturmaktır.

 

Bütün bu nedenlerle,  kültür ve tabiat varlıklarının korunması gibi kamu yararını yakından ilgilendiren idari işlem ve kararlarda olduğu gibi, dava konusu ilke kararı hakkında da müvekkil meslek odasının iptal talebiyle dava açması zorunlu olmuştur.

 

Karar, kültür varlıklarının korunması ile ulusal ve uluslararası kurallara, ülkemizde koruma ile ilgili mevzuata açıkça aykırı  olması gerekçesi ile Odamız , Mimarlar ve Şehir Plancıları Odası Ankara Şubeleri, Çevre ve Ziraat Mühendisleri Odası ile birlikte yargıya taşınmıştır.  

Okunma Sayısı: 405