31 Temmuz 2020 tarih ve 31202 sayılı Resmi Gazete' de yayınlanan ‘Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar ile birlikte süs bitkilerinin KDV oranı 31.12.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil olmak üzere) %18'den %8'e indirilmiştir.

 Salgın süreciyle birlikte oluşan çalışma koşulları nedeniyle tüm sektörlerde olduğu gibi mesleğimizin önemli bir kolu olan bitkisel üretim ve satış alanı da dar boğaza girmiştir. Bununla birlikte vergi yükü ve yetersiz teşvikler nedeniyle üretimde zorluklar yaşayan süs bitkisi üreticisi meslektaşlarımız, alınan vergi indirimi kararıyla nispeten biraz nefes alabilmiştir. Dünyadaki en önemli bitki yetiştiricisi ve satıcısı olan ülkeler de hem devlet teşviği en üst seviyede yer almaktadır hem de KDV oranı %10`un altındadır.Hollanda`da genel KDV oranı 21 iken bitki sektörü için bu oran %6, keza İtalya`da %10, Fransa`da %5,5, Almanya`da %7dir. Ülkemizde ise sektörümüze yönelik hem devlet teşviği asgari düzeydedir hem de KDV oranı yıllardır verilen mücadelelere ve taleplere rağmen %18 dir.

31 Temmuz 2020 tarih ve 31202 sayılı Resmi Gazete` de yayınlanan ‘Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar ile birlikte süs bitkilerinin KDV oranı 31.12.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil olmak üzere) %18`den %8`e indirilmiştir. 

İlgili madde şu şekilde yer almaktadır;

GEÇİCİ MADDE 6-(1)31/12/2020 tarihine kadar (bu tarih dahil);

s) Ekli II sayılı listenin ‘`A)GIDA MADDELERİ`` bölümünün 4 üncü sırasında yer alan mallar hariç olmak üzere, 30/12/2019 tarihli ve 1951 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının eki İstatistik Pozisyonlarına Bölünmüş Türk Gümrük Tarife Cetvelinin 6 no.lu fasılında yer alan süs bitkileri ile çiçek teslimleri, için 1 inci Maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen vergi oranı uygulanır.

İhracat potansiyeli ve katma değeri yüksek olan bitkisel üretim sektörünün yıllardır beklediği teşvik, 31.12.2020 tarihine kadar geçici olarak temin edilmiştir fakat sektörün ayakta kalabilmesi için geçici teşvikler maalesef yeterli değildir. 

Kamusal alanların vazgeçilmezi ve mesleğimizin en önemli yapı taşlarından birisi olan bitkisel peyzaj ögelerinin hem iklime uyum hem de biyoçeşitliliğin desteklenmesi hususunda yerli türlerden kullanılması hayati önem taşımaktadır. 

Kentsel peyzajda ısı adası etkisinin düşürülmesi tüm dünyada, iklim değişikliğine uyum ve etkilerinin azaltılması için öncelikli konuların başında gelmektedir. Ülkemizde de nüfusun dörtte üçünün kentlerde yaşadığını göz önünde bulundurduğumuzda (Kaynak: TÜİK), toplum refahı ve sağlığı için kentsel yeşil alanlarda yerli bitkisel peyzaj ögelerinin kullanımının arttırılması ve teşvik edilmesi beklenmektedir. 

Kırsal peyzajda ise suyun ve toprağın verimli olabilmesi için yine yerli bitkisel peyzaj ögelerinin yoğunlukta kullanıldığı peyzaj tasarım ve planlamalarının yapılması hayati öneme sahiptir. Unutulmamalıdır ki; tarımın verimli olabilmesi, daha az pestisit ve gübre kullanılabilmesi biyoçeşitlilikle desteklendiği takdirde mümkün olacaktır, bunun yolu da yine yerli bitkisel ögelerle mümkündür.

Tüm bu bilgiler ışığında süs bitkilerinin "süs" olmadığı yerli bitki üretiminin, yaşam kalitesinin ve toplum refahının artması, iklim değişikliğine uyum ve etkilerinin azaltılması konusunda en değerli etmenlerden olduğu toplumumuz tarafından açıkça algılanmalıdır. Bu sebeple bitki üreticilerinin üretimine devam edebilmesi ve peyzaj alanlarında nitelikli ve ekolojimizle uyumlu yerli bitkilerin kullanılması için devlet eliyle üreticilerimize teşvikler getirilmesi ve geçici olarak düşürülen KDV oranın mutlak suretle kalıcı hale getirilmesi gerekmektedir. 

Kamuoyuna saygılarımızla sunarız...

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası

14. Dönem Yönetim Kurulu