UNESCO`nun Dünya Kültür Mirası listesi için aradığı 10 kriterden 9`unu haiz tek yer Hasankeyf i sulara gömecek Ilısu Baraj ı`nın çevreye menfi tesiri yargının dikkatinden kaçmadı. Danıştay 14. Dairesi, projenin Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliğinden muafiyetini durdurdu.

dur UNESCO‘nun Dünya Kültür Mirası listesi için aradığı 10 kriterden 9‘unu haiz tek yer Hasankeyf i sulara gömecek Ilısu Baraj ı‘nın çevreye menfi tesiri yargının dikkatinden kaçmadı. Danıştay 14. Dairesi, projenin Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliğinden muafiyetini durdurdu. Aksiyon, Gürhan Savgı‘nın kaleminden yıllardır konuyu sayfalarına taşımakta: "Hasankeyf‘e one minute lütfen" (23 Mart 2009), "Hasankeyf‘i kurtaracak 5‘li baraj sistemi" ve Geçmişle gelecek arasında kayıp bir şehir" (11 Ekim 2010, kapak), "14 bin yıl derine inmeden baraj yapılamaz" (29 Kasım 2010) ile "Hasankeyf çamura gömülerek korunur mu?" (3 Eylül 2012) Tüm uyarılara rağmen inşaata ÇED‘siz devam edildi. 1993‘te uygulanmaya başlanan ÇED‘in -öncesinde yatınm programına alman projelere muafiyet getiren- geçici 3‘üncü maddesine sığınılıyor. Çevre Mühendisleri Odasının 2011‘deki iptal başvurusu Danıştay‘ca kabul edilmişti. Ancak Çevre ve Orman Bakanlığı‘nca yönetmelik proje lehine yeniden düzenlendi. Başbakanlık‘ın 2012/10 sayılı genelgesiyle muafiyet pekişti. Danıştay‘ın en sonki kararı, Peyzaj Mimarları Odasının genelge hakkındaki başvurusuna ilişkin. Baraj bittiğinde Artukluların başkenti Hasankeyf ve civarındaki mağaralarla kaplı jeolojik oluşum sular altında kalacak. İslam mimarisinin yüzlerce örneği zarar görecek. Dicle vadisinde 400 kilometre uzunluğunda bir göl oluşacak. 50 bin kişi göç edecek.