İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANINA PEYZAJ MİMARLARINDAN YANIT KÜRESEL ISINMA İLE MÜCADELEDE, ÇATI BAHÇELERİ ÖRNEĞİ BİR İRONİDİR!
BASINA VE KAMUOYUNA
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANINA PEYZAJ MİMARLARINDAN YANIT...
Sn. Başkan,
Küresel Isınma ile mücadelede, çatı bahçeleri örneği bir ironidir!
07.04.2007 tarihinde basın mensuplarının sorularını cevaplandıran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş," bilim adamlarının dünyanın bir ekolojik kıyamete doğru gittiği konusunda uyarılarda bulunduğunu ve dünyadaki çevre kirliliğinin asıl nedenlerinin gelişmiş şehirler olduğunu belirterek, "Gelişmiş şehirler dünyadaki çevre kirliliğine yüzde 90 oranında olumsuz etki yapıyor. Büyük şehirlerde sera etkisi oluşmaması için daha çok yeşili barındıran yeni düzenleme ve tasarımlar yapmak, doğaya farklı bir açılış verecek yeni çizgiler geliştirmek gerekiyor. Dünyada bunun örnekleri var. İstanbul‘un maalesef bir sera etkisiyle karşı karşıya kaldığını görmekteyiz. Bu yıl kış görmedik, bahar ayındayız henüz yeterli yağış yok. Bu da bize bazı sinyaller veriyor. Bundan dolayı tedbir için bir mimar olarak öteden beri tavsiye ettiğim, özellikle kent içerisinde yeni inşaatların çatılarının teras, bahçe çatı şekline getirilmesiydi. Bunu önerdiğimiz yapılardan bazıları yapmaya başladı. Biz de Zeytinburnu Sümer Mahallesi‘nde yapacağımız yapıların tamamının üstünü teras çatı şeklinde yapacağız" diyor. TMMOB Peyzaj Mimarları Odası‘na göre ise; Sn. Başkan‘ın söyledikleri bir İRONİDİR. Çünkü, küresel ısınma ile mücadele, çatı bahçeleri ile değil, bugün yönetiminizle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan ormanlarımızın, tarımsal arazilerimizin ve su havzalarımızın korunması ile olur.
EKOLOJİK MÜCADELE OLMADAN, KÜRESEL ISINMA MÜCADELESİ OLMAZ VE KÜRESEL ISINMA GERÇEKTE BİR ÇEVRE SORUNU DEĞİL POLİTİK BİR SORUNUDUR.
Sn. Başkan; Merkezi Otorite, eğer teknolojik, ekonomik ve denetimsizlik gerekçeleri ile sera gazı salınımı ile mücadele edemiyorsa ve 2006 yılında dünya birincisi olduysa, küresel ısınmanın önlenebilmesinde en etkili 3 yöntemi göz ardı etmesinden ve yerel yönetimlerin sorumluluklarını yerine getirmemesindendir.
Küresel ısınma ile mücadele yöntemleri:
1. Yeşil alanları korumak ve miktarı arttırmak,
2. Sulak alanları mutlak koruyarak kullanmak,
3. Tarım alanları vasfını yitirmeden sürdürülebilirliğini sağlamak,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu konularda ne yapmıştır? Kamusal değerlerimiz olan ortak alanlarımızı korumuş mudur, sermayeye ve ranta mı sunmuştur?
Çatı Bahçeleri yapım ve teşvikini estetik kaygılar içerisinde yapabilirsiniz ama bu konuyu küresel ısınma ile mücadele yöntemi olarak kamuoyuna sunuşunuz ütopyadan öte değildir. Çünkü, çatı bahçeleri ile elde edilecek yeşil yüzeyde, fosil yakıtlardan çıkan karbondioksit ve zararlı gazları elemine edebilecek bitki tür ve yaprak özelliğinde olamayacaktır.
"Avrupa‘da çok katlı binalar ile yeraltı otoparklarının üstünde orman büyüklüğünde ağaçların dahi yetiştirilebildiğini, böylece İstanbul‘daki yoğun ve plansız yapılaşmanın getirdiği iklim değişikliğini düzeltme imkanı olabileceğini " diyorsunuz.
Sn. Başkan, sizin " orman büyüklüğünde" olarak nitelenen bir ağacın ağırlığı ve statiği ile ilgili bilginiz var mı?
Çatı bahçelerinin tasarım ve uygulanması uzmanlık alanı olan peyzaj mimarları olarak sizi bilgilendirmek isteriz.
Çatı bahçeleri bitkilendirme tasarımında iki yöntem kullanılır.
1.Entansif (yoğun)bitkilendirme ile yeşil alan oluşturulması, bu sistemde fazla miktarda toprak kullanılacağından, çatı üzerinde bodur ağaçların yetiştirilmesi bile mümkün olur. Ne var ki, sistemin çatıya verdiği yük genellikle 300 kg/m² civarında olduğundan, uygulanabilme alanı kısıtlıdır. Bu sistem, ancak önceden bu amaçla tasarlanmış yapılarda kullanılabilir.
2.Ekstansif (seyrek) bitkilendirme ile yeşil alan oluşturulması; bu sistemde hafif çatı bahçeleri elde edilebilir. Kullanılan özel malzeme ve yöntemler sayesinde, çatıya verilen yük, 100 kg/m²‘nin altındadır. Diğer bir deyişle önceden çakıl, beton karo kaplanmış bir düz çatı veya kiremit kaplı bir eğik çatı, bu malzemeler kaldırılarak yapılacak bahçe düzenlemesinde yapıya verilen yük artmaz.
Çatı yüzeylerinde hafif toprak karışımlarına ve malzemelere yer vererek ağırlığı minimuma indirmek gerekir. Zayıf yüzeylerde toprak tabakası kalınlığının 10 - 15 cm‘ yi geçmemesi gerekmektedir.
Ve....en önemli uyarı....Çatı bahçelerinin metrekareye ortalama 300-500 kg. arasında ağırlık uyguladığı düşünülerek deprem bölgelerinde zorunlu kalınmadıkça tercih edilmemeli yada gerekli mühendislik hesapları yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Sonuç olarak, hem ekonomik anlamda bina statikleri üzerine gelecek ekonomik yük ile birlikte deprem bölgesi içindeki bir kentin yöneticisi olarak teşvik yerine önlem alması gereken bir sorumluluk içinde olduğunuzu hatırlatmak isteriz.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası olarak; ülke coğrafyasının önemli su havzalarına sahip İstanbul‘u, doğal kaynaklarının kullanım ve sürdürülebilirliğini önemseyen bir meslek camiası olarak, küresel ısınmaya alternatif geliştirdiğiniz çatı bahçeleri uygulaması teşvikinde önce sahip olduğunuz su kaynaklarının kullanımındaki başkanlığını yaptığınız belediyenin proje ve sonuçları ile ilgili kamuoyuna açıklamalar yapmanızı bekliyoruz. Basın açıklamanızdan anlıyoruz ki küresel ısınma konusu gündeminizde, peyzaj mimarları olarak merak ediyoruz:
Küresel ısınma ile mücadelede en etkin yöntem olan sulak alanların korunumu için göreve geldiğinizden beri hangi önlemleri aldınız?
Doğal SİT alanlarımızı imara açarak doğanın dengesini alt üst eden merkezi ve yerel yöneticilerin yarattığı metalaşmış kentlerimizin, Beykoz, Çavuşbaşı‘ndaki SİT olan orman arazisinde ve Gerence Körfezi‘nde milletvekili kooperatifleri için sürekli değiştirilen SİT dereceleri ile talan edilen yeşil alanlarımızın karar mercii siz değil misiniz?
İstanbul‘un çeşitli bölgelerinde olduğu gibi havza alanlarında da kaçak ve ruhsatsız yapılaşma ve bu alandaki yasal boşluklar kaçak inşaatların ve imar tadilatları ile ilgili ne yaptınız?
•• Özellikle, Ömerli Su Havzasında yer alan toplam 1663 sanayi tesisinin; 41 adedi göl ve 51 adedi dere alanı olmak üzere 556 adet sanayi tesisinin mutlak koruma bandında yer aldığı görülmektedir. Bu konu ile ilgili ne yaptınız?
•• Havzada meydana gelen hızlı ve plansız kentleşme, doğal çevre şartlarını ve su kaynaklarının koruma kullanma dengesini bozarak bitki örtüsünde aşırı tahribata neden olmuştur. Bununla ilgili bir mimar başkan olarak ne gibi bir -önlem paketi geliştirdiniz?
•• İstanbul‘da bulunan çok sayıda maden ve taşocakları da havza suyunu kullanarak azalmasına neden olmaktadır. Bu konuda gerekli çalışmalar yaptınız mı?
•• Terkos‘ ta olduğu gibi ağaç dikimlerinde yapılan yanlış bitki seçimleriyle barajın su tutma kapasitesi azalmıştır. Belediye olarak önlem alabildiniz mi?
•• Yeşil dokunun korunması ve arttırılması yerel yönetici olarak sizin asli sorumluluğunuz İstanbul ormanlarının villalara teslimiyetinde sizin katkınız yok mudur?
Kentlerimizi yönetenler, artık bütüncül plan ve programlarla yaşam alanlarımızın kaderini çizmelidirler ve plan yaparken rantı değil doğal dengelerin korunumu ile plan yapmalıdır.
Sn. Kadir Topbaş, devam ediyor..... hafriyat yapılan alanlardan çıkan toprağın üst tabakasının atılmayarak bu tür bahçe çatılarda bitki yetiştirmede kullanılmasının önemine vurgu yapıyor , "35-40 santimlik üst tabaka toprak 1050 yılda oluşuyor. Demek ki bu bir cevher. Geriye dönüşümü çok zor olan bu değerin yok edilmemesi gerekiyor. Yeni yapılar inşa edilen arazilerde bitki toprağı olan 35-40 santimlik üst toprak tabakasını biriktirerek çatılarda kullanmayı düşünüyoruz" diyor.
Sayın Başkan, önemli olan, bu cevheri yerinde korumaktır. Uygulaması çok zor olduğunu hepimizin bildiği "biriktirerek kullanım" gibi ifadelerle inandırıcılıktan uzaklaştığınızın farkında mısınız?
Yine aynı basın açıklamasında "Hiçbir şekilde çevreye zarar vermeden Hilton Oteli‘nden Lütfi Kırdar‘a kadar olan alanın altına, şu anki mevcut otoparkı da katarak katlı yeraltı sanat galerileri, 3 bin 500 kişi kapasiteli oditoryum yapacağız"diyor.
Sn. Topbaş bilmelidir ki bu açıklamadan en memnun olacak olan Peyzaj Mimarlarıdır. Ancak yapılacak olan çalışma ve ekosisteme verilmeyecek zararla ilgili çalışma kriterlerini bizlerle ve kamuoyu ile paylaşmasından ayrıca memnuniyet duyacağız.
Biz, Peyzaj Mimarları; ülkesinin tüm doğal, ekolojik verilerini koruyarak kullanıma açan fiziksel plancılar olarak tekrar uyarıyoruz:
· Sermayenin sesi olmayın,
· Çarpık kentler metalaşmış yerleşimler yaratmayın,
· Su havzalarını ve tarımsal alanlarımızı yerleşimlere, sanayiye açarak; geleceğimizi yok etmeyin.
VE... KAMUOYUNU BİLİMSEL KONULARDA YANLIŞ YÖNLENDİRMEYİN.
Saygılarımızla.
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
Yönetim Kurulu
En Çok Okunanlar
- PEYZAJ MİMARLIĞI HİZMETLERİ EN AZ BEDEL HESABI, ARTIK ODAMIZ OTOMASYON SİSTEMİ ÜZERİNDEN ÜYELERİMİZİN HİZMETİNE AÇILDI /2010 Okunma Sayısı:36198
- MESLEKİ DENETİM UYGULAMASI /2007 Okunma Sayısı:35443
- SÖZLEŞME ÖRNEKLERİ /2007 Okunma Sayısı:34680
- BÜRO TESCİL BELGESİ (BTB) ALMA KOŞULLARI /2007 Okunma Sayısı:34477
- KAMU İHALE KURUMU HÜKÜMLERİ GEREĞİ İŞ BİTİRME BELGESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME /2008 Okunma Sayısı:33484
- MESLEKİ TANINIRLIĞIMIZDAKİ EN ÖNEMLİ ADIM /2006 Okunma Sayısı:33256
- SÖZLEŞMELİ/ÜCRETLİ PEYZAJ MİMARI ASGARİ ÜCRETLERİ /2011 Okunma Sayısı:31604
- KEŞİF-METRAJ VE İHALE DOSYASI HAZIRLANMASI /2009 Okunma Sayısı:29608
- TESCİLLİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÜRO VE ŞİRKETLERİ 2009 /2009 Okunma Sayısı:27087
- KURAKLIK PEYZAJI /2007 Okunma Sayısı:19881