TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

ONLAR ÜMİDİN DÜŞMANIDIR!

ONLAR ÜMİDİN DÜŞMANIDIR!
MERKEZ
05.06.2015

 

 

 

"Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,
akar suyun,
meyve çağında ağacın,
serpilip gelişen hayatın düşmanı
…"

Nazım Hikmet – 5 Aralık 1945

 

5-16 Haziran 1972 tarihinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı`nın ardından 5 Haziran; "Dünya Çevre Günü" olarak kabul edilmiştir.


Günümüz Türkiye`sinde ise çevreyi oluşturan tüm doğal ve kültürel peyzaj öğeleri birer birer yitirilmekte, HES`lerle yok edilen yeraltı ve yerüstü su kaynaklarıyla, duble yollar, sirkler ve saraylarla talan edilen ormanları ve kesilen zeytin ağaçlarıyla doğa katliam haberlerine her gün bir yenisi eklenmektedir.


Tüm dünyanın nükleer santralleri sorguladığı bir dönemde ülkemizde reklam filmleri çekilerek nükleer enerji sevimli hale getirilmek istenmektedir. Biliyoruz ki, perakende olarak alınıp satılmayan bir ürünün böylesi reklamları ile ancak ve ancak algı yönetimi hedeflenebilir.


HES yapımı ile tüm su havzaları doğal dokusunu kaybetmiş, dünya için gen rezerv alanı olarak belirlenmiş ve ekolojik çeşitliliğin yoğun olduğu alanlarda sular borular içine hapsedilerek dere yatakları susuz bırakılmıştır.


Kentsel dönüşüm, rantsal dönüşüm ile aynı anlamı ifade eder hale gelmiştir. Tarihi kent merkezlerimizin silueti bozulmuş, kentlerimiz beton mezarlığına dönüştürülmüştür.


Dünyanın en değerli ve önemli kültür ve tabiat varlıklarına sahip kıyılarımızın doğal formu bozulmuş, doldurularak yapılaşmaya açılmıştır.


Son dönemlerde projesi ve yapımı basında sıkça yer alan 3. Havalimanı`nın sulak bir alanın doldurularak inşa edilmesinin hem maliyet hem de çevresel etkileri açısından önemli olumsuz sonuçlar getireceği, zemin olarak yapılaşmaya uygun olmaması, kuş göç yolu üzerinde bulunmasının hem çevre hem de havacılık açısından ciddi sakıncalarının bulunması gibi gerçekler görmezden gelinmiştir.


3. Köprü`nün yapımı sırasında İstanbul`un ormanlarına hançer saplanması, rotası çevreye uygunluk yerine her ne pahasına olursa olsun en kestirme yoldan gitmesi düşünülerek planlanan Yüksek Hızlı Tren`in binlerce göçmen kuşun mezarlığı haline gelmesi, Atatürk Orman Çiftliği`nde ülke mirasının yok edilmesi kabul edilebilir değildir. 


 "Çevresel Etki Değerlendirme Raporu" ise tüm bu doğa felaketlerinin hayata geçirilmesi yolunda bir engel, bürokrasinin lüzumsuz bir parçası olarak görülmekte, yasal düzenlemeler ile kapsamı her geçen gün daha da daraltılmaktadır.


2000 yılında ülkemiz tarafından da imzalanan Avrupa Peyzaj Sözleşmesi kapsamında peyzaj alanlarının korunup geliştirilerek yarınlara bırakılması gerekirken, yeşil alanlar birer birer yapılaşmaya açılmaktadır. Plansız kentlerin içinde sıkışıp kalmış açık yeşil alanlarımız siyasi karar vericilerin gözünde rantın ve doların yeşili olarak imgelenmektedir.


Çevremiz her 5 Haziran`da, bir öncekinden daha yaşanamaz bir hal almaktadır. Biz Peyzaj Mimarları olarak meslek alanlarımıza, doğamıza, kentsel ve kırsal çevremize bilinçsizce yapılan her müdahalenin geri dönülemez sonuçlara sebep olacağını bir kez daha haykırıyoruz.


Dünyamıza, ülkemizin doğal ve kültürel kaynaklarına hep birlikte sahip çıkmak ve geleceğe temiz bir dünya bırakmak için herkesi dünyaya zarar veren kirli ellere karşı mücadele etmeye çağırıyor, tüm kamuoyunun Dünya Çevre Gününü saygılarımızla kutluyoruz.

 

TMMOB PEYZAJ MİMARLARI ODASI
11. DÖNEM YÖNETİM KURULU

Okunma Sayısı: 284