Peyzaj mimarları, `dönüşüm` ve `değişim` adı altında doğal, tarihi ve kültürel değerlerin `ranta` feda edildiğine dikkat çekerek, insanın yaşam alanlarını tehdit eden bu sürece hep birlikte `dur` denilmesi çağrısında bulundular. Peyzaj mimarları, "Bu ülkenin sessiz aktörleri değil sahibiyiz" dediler.

13 Mayıs Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü nedeniyle Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi‘nde bir açıklama yapan peyzaj mimarları önemli konulara dikkat çektiler. Peyzaj Mimarları Odası Bursa İl Temsilcisi Necla Yörüklü, varlık değerlerimiz olan doğal ve korunan alanlar ile kültür mirasının insani, bilimsel ve mesleki tüm birikimler yok sayılarak ‘ranta‘ feda edildiğini söyledi.

Tarihsel bir dönüşüm olarak tanımlanan bu dönemde, toplumun "barış" umutlarını ve demokratik taleplerini temel alması gereken Anayasa değişiklik tartışmalarının "otoriter" bir yönetimin dayatması olarak toplum önüne çıkarıldığına dikkat çeken Yörüklü, "Varlık değerlerimiz olan doğal-korunan alanlarımız ile birlikte kültür miraslarımız, ekonomik perspektifi ‘kentsel dönüşüm‘e dayandırılmakta ve insani, bilimsel ve mesleki tüm birikimler yok sayılarak; 3.Köprü, 3. Havaalanı, Atatürk Orman Çiftliği, Su Havzaları, HES, Altın Madenleri, Kıyı Yasası, 2B, TOKİ, Kentsel Dönüşüm gibi uygulamalarla; Cumhuriyet dönemi mimari mirasımız, doğal, tarihî, kültürel değerlerimiz ranta feda edilmektedir" dedi.

Necla Yörüklü‘nün okuduğu peyzaj mimarları açıklamasında daha sonra şöyle denildi:

"Tarihsel kırılma dönemi olarak tariflediğimiz ve ülke coğrafyasının değişim ve dönüşümünün ağır politikalarının uygulanmaya başladığı bu süreçte mesleğimizin, kamusal alanların planlama ve tasarım süreçleri üzerinden bir kez daha önemini vurgulamak, peyzaj mimarlığı disiplini ilke ve esasları olmaksızın bu dönüşümün büyük tahribatlara neden olacağını kamu yönetimlerine bir kez daha bildirmek istiyoruz.

Meslek örgütümüzün kuruluş yıldönümü olan 13 Mayıs tarihini her yıl kutlamakta ve toplumsal - kamusal sorumluluklarımızı bir kez daha peyzaj mimarlığı disiplininden ülke gerçeklerine bir projeksiyon tutmaktayız.

Yerel ve merkezi yönetimlere planlama, projelendirme, tasarım uygulama, kontrollük gibi hizmetlerle kır ve kentin yürütme ve yönetiminde söz sahibi olduğumuzu, bu ülkenin sessiz aktörleri değil sahibi olduğumuzu ortaya koymak istiyoruz."