TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

PMO: "HALKIMIZI VE MESLEK CAMİAMIZI TARİHİ BİR SINAV BEKLİYOR"

MERKEZ
20.02.2007

Siyasal iktidar, İller Bankası'nın kamusal niteliğinin ortadan kaldırılması için, bir yasa tasarısı hazırlamış ve TBMM’ye sunmuştur...

Siyasal iktidar, İller Bankası‘nın kamusal niteliğinin ortadan kaldırılması için, bir yasa tasarısı hazırlamış ve TBMM‘ye sunmuştur.

Bu tasarıyla; amacı devletin temel görevlerinden kamu hizmetini sunmak olan İller Bankası, mali gücü olan yerel yönetimlerin hizmete ulaşabileceği bir anonim şirkete dönüştürülmek istenmektedir.

 İller Bankası tarafından yerine getirilen bu hizmetler kar için değil, kamu yararı için yapılmaktadır. Oysa İller Bankası‘nın bankacılık alanına sıkıştırılması, bir yandan bu hizmetlerin yapılabilmesi için gereken projelendirme ve danışmanlık hizmetlerinin özel firmalara gördürülmesi sonucunu doğuracak, diğer yandan projelerin finansmanının da bankacılık kurallarının geçerli olduğu piyasa koşullarına terk edilmesini sağlayacaktır.  Halk sağlığı, toplum refahı, kamu yararı vb. ilkeler yerine, her ne koşulda olursa olsun alacağın tahsili odaklı anlayış getirilecektir. Temin edilecek kredi faizlerinin yüksekliği nedeni ile Belediyeler hizmet üretemez duruma düşecektir. Projelerin gerçekleştirilmesi için oluşacak ek maliyetler halkın üzerine yüklenecektir.

Kamusal Kalkınma ve Yatırım Bankacılığı anlamında ülkenin ilk ve en önemli kuruluşu olan İller Bankası, kentleşme, planlama anlamında yaptığı katkılar ve ürettikleri yanında, sadece idare ortakları olan yerel yönetimlere, bu idarelerin genel bütçe vergi gelirleri teminat alınmak suretiyle kredi kullandırdığı ve bankacılık deyimiyle "batık kredi" vermemiş olması nedenleriyle, Bankacılık anlamında görünen sermayesini kat kat aşan bir değere sahiptir. Bu nedenledir ki, bir çok özel yatırımcı için "ballı kaymak" niteliğiyle iştah kabartmaktadır

 Cumhuriyetin kurulması ile birlikte, ülkenin Başkentinden başlayarak hızlı bir bayındırlık ve imar hamlesi yaratılmak istenmişti. Bu süreçte yerel birimlerin önem ve gerekliliğinin anlaşılmasıyla, belediyelere maddi destek sunabilmek amacıyla, 1933 yılında "Belediyeler Bankası" kuruldu. 1935 yılında kurulan Belediyeler İmar Heyeti ise, planlama ve projelendirme aşamasında belediyelere teknik destek verebilmeyi hedefliyordu. Bu iki kurum 1945 yılında çıkarılan 4759 Sayılı Kanun ile İller Bankası bünyesinde birleştirilerek, teknik hizmetlerin üretilmesi ve finansmanı için uzman bir kuruluş yaratıldı. Belediyelerin ve il özel idarelerinin sermaye paylarıyla hissedarı olduğu İller Bankası, özel hukuk hükümlerine tabi olarak, ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere kuruldu.

Ortakları ve sahipleri yerel yönetimler olan İller Bankası, kurulduğu tarihten bu yana altyapı projeleri, planlar gerçekleştirip bunları uygula(ttır)ması yanısıra, yerel yönetimlere kamu kredisi de açarak, kentsel hizmetlerin üretilmesi, yaşam kalitesinin arttırılması anlamında da çok önemli bir kamusal işlev gördü.

İller Bankası,  Yerel yönetimlerin mali durumlarına ve ihtiyaçlarına uygun projeler geliştiren, proje seçiminde uygun finansman kaynağının varlığını irdeleyen, projenin niteliğini ve kaynak ihtiyacını projenin oluşum aşamasında denetleyen, Projelere uygun kaynakların yaratılması konusunda yerel yönetimlere yardımcı olan ve piyasa şartlarına göre iç ve dış kaynaklardan en uygun finansmanı sağlayan, Proje geliştirmede yardımcı ve yol gösterici olan, projelere uygunluk veren, kontrollük ve danışmanlık yapan, ihtiyaç duyulduğunda ihale sürecini hazırlayan ve denetleyen, Projelerin her aşamasını yerel yönetimlerle birlikte ele alan, projelerin zamanında ve ekonomik olarak gerçekleşmesini sağlayan, Kaynakların etkin bir şekilde dağılımını yürüten bir kuruluş haline gelmeyi amaçlamaktadır

Belediyeler, belediye birlikleri ve il özel idarelerinin kamu kullanımı niteliği taşıyan her türlü kentsel alt ve üst yapı hizmetleriyle (harita, imar planı, park, çocuk bahçesi, meydan gibi peyzaj planı, jeolojik etüt, belediye binası , hal binası , soğuk hava deposu, terminal binası gibi her türlü üst yapı, içmesuyu, kanalizasyon, arıtma, katı atık, deniz deşarjı vb.) ilgili etüd, plan ve proje hazırlamak, bu konularda danışmanlık ve kontrollük hizmetleri vermek ve sözkonusu yatırımların gerçekleşmesi için kredi sağlamaktır.

Bankanın kamusal yapısının sona erdirilmesi; donanımı olmayan, teknik personelden yoksun, kaynak üretemeyen ülkedeki 3200 belediye içindeki 2000‘i aşkın belediyenin, İller Bankası aracılığı ile aldıkları hemen tüm hizmetlerin sona ermesi anlamına gelmektedir.  Kamusal olmayan bir yatırım ve kalkınma bankası, verimli ve geri dönüşü olamayan yatırım ve hizmetleri üretmeyeceği gibi kredilendirmeyecektir de. İller Bankası Genel Müdürü‘nün "..Banka, bankacılık kuralları ile kredi verecek" sözleri de, bu tespiti şüpheye mahal bırakmayacak biçimde doğrulamaktadır.

Oysa, İller Bankası‘nın verimsiz olmadığı gibi zarar etmeyen bilanço yapısıyla da tasfiye edilmesi değil, geliştirilmesi gereken bir nitelik taşıdığını, bizzat Bayındırlık ve İskan Bakanı da ifade etmiştir. Bu tespite, Banka Genel Müdürü‘nün "...bu tasarı sonrası Bankada sadece bankacılar çalışacak" sözleri eklendiğinde, özel yatırımcıya hazırlanan bankanın teknik kadroları ve yıllar süren eşsiz teknik birikimlerinin de tasfiye edilmeye hazırlanıldığı görülmektedir.

Bankanın ürettiği ve ülke için çok önemli olduğu vurgulanan planlama işlerinin kamusal bir hizmet olduğu, İmar mevzuatı ile de sabittir. Bu işleri, sözleşmeli personel eliyle yürütmeye çalışmak, üretilen planların ve plan kararlarının her türlü siyasi baskı ve tercih ile biçimlendirilmeye çalışıldığını göstermesi yanında, planlama faaliyetinin kamu hizmeti niteliğini de içten içe eritmektedir. Dolayısıyla tasfiye edilenin aynı zamanda Bankanın teknik personeli yanında "planlama" ve "kamusal hizmet üretimi" olduğu da açıktır.

Bu tasfiye, Cumhuriyetin en önemli kurumlarından birini sistematik olarak erittikten sonra, özel yatırımcıya değeri ve anlamı kamuoyundan gizlenerek altın tepside sunmak anlamına geldiği kadar, yetişmiş işgücünün, eşsiz bir arşivin, yıllar süren deneyim ve birikimin, kentler için yaratılmış ve yaratılabilecek akademik ve mesleki açılımların, planlama ve kamusal hizmet üretiminin, söz sahibi idarelerin söz hakkının görmezden gelinmesiyle demokrasinin ve Cumhuriyet değerlerinin tasfiyesi anlamına da gelmektedir.

Bu nedenle, Tasarının sadece sıradan bir dönüşüm ve tasfiye içermediğini, bedel ve sonuçlarının telafisi olanaksız olacağını, duymazdan geleceklerini bilsek de bunu kanunlaştırmaya çalışanlara hepimizin söyleyeceği çok önemli ve ihtar anlamında söyleyecek sözlerimiz  olduğuna inanıyoruz.

Bu gün; tüm halkımızın, memleketinin imarına, kalkınmasına imza atmış en önemli değerine sahip çıkacağını ve uzun yıllardır süre-gelen  ataleti kıracağını ve 1985‘lerden başlayan özelleştirme rüzgarının önünde inançlı ve kararlı duracağını biliyoruz

Değerli üyelerimiz; meslek alanımızın, etüd-plan ve projelerinin hazırlandığı, kontrollük ve danışmanlık hizmetlerinde ilk tanınırlığımızın yaşandığı ve önemsendiği, hizmet alanımızdaki yatırımların gerçekleşmesinin sağlandığı İller Bankasının tasfiyesine izin vermemeliyiz. Toplumsal ve mesleki sorumluluğumuz gereği olarak kamuoyunu bilgilendirerek bilinçlendirmenin ve siyasi otoriteye "izin vermeyeceğiz" demesi gereken önemli bir camia Peyzaj Mimarları..

İnanırsak olacak...

İnanırsak, bu sefer  hesapları geri tepecek...

Devleti yönetenler, halkının onayı olmadan, hepimizin ortak değerlerini bu kadar sorumsuzca  gözden çıkaramayacaklar...

Tüm Peyzaj Mimarları camiasının, ülkesinin kaynaklarını korumak adına bir nefer olduğunu herkes bilecek.

Tüm halkımıza, kamuoyuna, meslek camiamıza diyoruz ki:

Hepimizi bir görev bekliyor.

İller Bankası, halkımızındır. Halkımız bu sefer tarih yazacak ve ülkesinin kalkınmasında çok büyük rolü olan İller Bankasının gözden çıkarılmasına izin vermeyecektir.

Saygılarımızla

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası

     Yönetim Kurulu

Okunma Sayısı: 1462