TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

TMMOB "AKP İKTİDARI,YİNE NE BİLİMİ NE DE YARGIYI TANIMIŞTIR "

MERKEZ
28.05.2007

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, "Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Yasada Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı"nın TBMM‘ de kabül edilmesi üzerine ...

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, "Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Yasada Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı"nın TBMM‘de kabul edilmesi üzerine 28 Mayıs 2007 tarihinde bir basın açıklaması yaptı.

AKP İKTİDARI, YİNE NE BİLİMİ NE DE YARGIYI TANIMIŞTIR


23 Mayıs 2007 tarihli TBMM oturumunda "Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Yasada Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa" kabul edilmiştir. Bu Yasa‘nın kabulü iktidarın zorla oturumda tuttuğu AKP milletvekillerinin oyuyla gerçekleşmiştir. İki kez karar yeter sayısının bulunmadığı ve iki kez ara verilerek milletvekili toplanmış olduğundan bu yasada, Başbakanın sık sık ifade ettiği "milli irade"nin tecelli etmesi olanaklı olmamıştır.

İktidar, dava konusu edilmiş ve yargı tarafından yürütmenin durdurulması kararı verilmiş olan bir konuyu yasal düzenleme haline getirerek yine hukuka karşı hile yapmıştır.

Bilindiği üzere sermayenin istemi üzerine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Yasa‘nın Uygulama Yönetmeliğinde 2004 yılında değişiklik yapmıştır. Bu değişiklik yabancı meslek mensuplarına akademik ve mesleki yeterlilik konusunda muafiyet öngördüğünden Yönetmelik‘e Birliğimizce dava açılmıştı. Dava konusu Yönetmelik hükmü, "Mesleki hizmetler kapsamında çalışma izni uzatma talebinde bulunan yabancıların Kanunun yürürlüğe girmesinden önce diğer merciler tarafından verilen çalışma izinleri akademik ve mesleki yeterliliğe ilişkin prosedürün tamamlanabilmesi için bir yılı geçmemek kaydıyla uzatılabilir" biçimindeki bu düzenleme TBMM‘de kabul edilen Yasa‘nın versiyonu şeklindedir. Kabul edilen Yasa, siyasal iktidarın demokrasi, hukuk ve güçler ayrılığı ilkesinden ne anladığının somut göstergesidir.

Bu yasaya TMMOB karşıdır, üniversiteler karşıdır, meslek mensupları karşıdır, muhalefet partileri karşıdır. Çünkü bu Yasa, mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığının evrensel sunum koşullarına aykırıdır. Akademik olarak mühendis, mimar ve şehir plancısı olduğunu kanıtlamayan, meslek odası tarafından yeterliliği saptanmamış kişilere hizmet sunumunun yolunu açmaktadır. Kabul edilen Yasa, mesleki hizmetler kapsamında görev yapacak yabancılara, akademik ve meslekî yeterlilik ile ilgili işlemleri tamamlanıncaya kadar, ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla ve bir yılı geçmemek üzere ön izin verilebilir." demektedir. Bu hüküm, yabancı meslek mensuplarının yükümlülüğünü ve denetimini ortadan kaldıran bir içerik taşımaktadır. Yabancı meslek mensubuna hiçbir kayıt ve denetime tabi olmaksızın bir yıllık muafiyet öngörmektedir. Yani bu hüküm, sermaye şirketlerinin beyanını esas almakta ve sermaye şirketlerinin çalıştıracağı kişilere Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Yasa ve TMMOB Yasası‘nın uygulanmayacağı üstü örtülü olarak ifade etmektedir. Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Yasamız, yabancı-yurttaş ayrımı yapmazken, iktidarın ülke vatandaşı aleyhine yabancılar lehine düzenleme yapması dünyada örneği olmayan bir uygulamadır.

Şirketlere, "birer yıllık periyotlarla istediğin kişiyi çalıştırabilirsin" demek, yalnız ulusal ölçekte değil uluslararası ölçekte kabul görmüş ve artık tartışma konusu dahi edilmeyecek hizmet kriterlerine aykırıdır. Dünya ölçeğinde kabul görmüş ortak akademik ve mesleki yeterlilik kriterlerini AKP İktidarı tek başına ortadan kaldırmıştır.

Kabul edilen Yasa‘nın 1. maddesi çalışma izninden muafiyeti o kadar genişletmiştir ki, ülkemiz adeta serbest dolaşım cenneti haline getirilmiştir. Bugün ülkemizde tüm projeler konsorsiyumlar eliyle yürütülmektedir. Konsorsiyumların çalıştıracakları kişilerin çalışma izninden muafiyeti demek, Yabancı Sermayeyi Teşvik Yasası‘nın gerekçesini ortadan kaldırmaktadır. İstihdam için teşvik edilen sermaye artık içeriden istihdam yapmayacaktır. Daha ucuz işgücü getirebiliyorsa kendi işçi ve teknik elemanını getirecek ve vergisini de sermaye şirketi kendi ülkesine ödeyecektir.

Yasa‘nın 6. maddesinde düzenlenen çalışma izninden muaf olanlara, yerli sermayenin istihdam edeceği "kilit personel niteliğinde yabancılar" da eklenmiştir. Artık isteyen, istediği gibi istediği yabancı kişiyi "kilit personel" adı altında çalıştıracak ve bu çalıştırılacak kişi hem akademik-mesleki yeterlilikten hem de çalışma izninden muaf olacaktır.

Ülkemizde yıllardan bu yana neoliberal politikalar sonucu, önce tüm kamusal varlıklarımız özelleştirme kapsamına alınmış ve bu iktidar tarafından "aslanlar" gibi pazarlamıştır. Enerjiden iletişime, iletişimden stratejik sanayiye, kamu arazilerinden limanlara, bankalardan santrallere kadar ne var ne yok satılmıştır. Halkın vergileriyle sahip olunan kamu malları, "milli irade" temsilcileri tarafından sermaye gruplarına adeta hibe edilmiştir. "Milli irade" temsilcileri tarafından Devlet, üretimden ve hizmetten kendisini çekmiş şimdi de hizmet sunumunda aranacak kalite ve denetimden kendini muaf duruma getirmektedir. Bu durumda, toplumun "milli irade "temsilcilerine gereksinimi var mıdır? Toplumun çıkarlarını değil sermaye gruplarının çıkarlarını koruyan hükümetlere ihtiyacımız var mıdır? Kamu kaynakları, vergilerimiz, emeğimiz topluma hizmet ve refah olarak dönmediğine göre ve dahası her geçen gün doğmamış çocuklarımız borçlanırken "milli irade" temsilcilerimiz var diyebilir miyiz? Bu hükümet, "milli iradeden" söz edebilecek en son hükümettir. Seçim Yasası‘nın anti-demokratik hükümleri sayesinde iktidar olan AKP, iktidarını, demokratik yaşamla uyuşmayan yasalara ve sermayeye borçludur. Mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı hizmetlerinde denetimi ortadan kaldıran iktidar, sermayeye olan diyet borcunu ödemekte ve seçim rüşveti sunmaktadır.

Kabul edilen Yasa, bir zorunluluk bir gereksinim üzerine gündeme getirilmemiştir. Başbakan, yabancı sermaye ile yaptığı bir toplantıda "mühendislerimiz kaçak çalışıyor" diyen Japon işadamına "ben sorununuzu çözeceğim" demiştir ve sorunu(!) bu Yasa ile çözmüştür. Yani bu Yasa‘nın ne AB uyum süreciyle ne de uluslararası bir taahhütle ilgisi vardır. Bu sermayeye tek taraflı sunulan bir ikramdır. Ancak bunun doğuracağı sonuçlar, hem meslek mensupları açısından hem de stratejik öneme haiz projelerin denetimi ve kalitesi açısından telafisi olanaksız zararlar açacaktır.

Bu Yasa, bilimsel ölçütlere, tekniğe, ulusal ve uluslararası hukuka açıkça aykırıdır. Bu Yasa‘nın Cumhurbaşkanı tarafından TBMM‘ye iade edileceği inancındayız. TMMOB, kamu yararı ve mesleğin saygınlığı adına bu Yasa‘nın iptali ve uygulanmaması için hukuki tüm meşru yolları kullanacaktır.

Sonuç olarak:

Ülkemiz kapıları akademik ve mesleki yeterliliği kanıtlanmamış yabancı mühendis, mimar ve şehir plancısına sonuna kadar açılmaktadır! Oysa, ülkemizde mühendis, mimar ve şehir plancısının %25‘i işsiz ya da meslek dışı bir işte çalışmaktadır.

Ülkemizde mühendis ve mimarlar hak ettikleri saygıyı siyasal iktidarlardan görmemişlerdir! başka ülke mühendis, mimar ve şehir plancısının onda biri kadar ücret almaktadırlar.

Egemen devlet, uluslararası hukukta karşılılık ilkesi üzerinden ilişki kurar. hiç bir ülke tek taraflı olarak kendi vatandaşı aleyhine taviz vermez. Ancak, AKP İktidarı, tek bir ülke lehine değil, dünyadaki 191 ülkenin sermayesi lehine kendi vatandaşı aleyhine yasa hazırlamıştır.

Ülke vatandaşı olan mühendis ve mimarları uluslararası sermayeye teslim eden AKP İktidarı Anayasal suç işlemektedir!

Akademik ve mesleki yeterliliği olmayan mühendis, mimar ve şehir plancıları ülkemizde meslek icra edecekler ve bu meslek mensupları denetimden muaf olacaktır!

Kimsenin gitmek istemediği Suudi Arabistan, ülkemiz mühendislerine sınav uygularken, Türkiye‘de Suudi mühendis, mimar ve şehir plancıları diploma denkliğine ve mesleki yeterliliğe tabi olmayacaktır.

Kendi ülkesinde yabancı konumuna getirilen mühendis, mimar ve şehir plancıları yurttaşlık haklarını elinden almak isteyenlere dur diyeceklerdir!

Mehmet Soğancı
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı

Okunma Sayısı: 961