YAŞAMA, BARIŞA, BİLİME VE ÜNİVERSİTEYE SAHİP ÇIKIYORUZ!
Son zamanlarda üniversitelere yapılan sistematik saldırılarla gençler ve üniversiteler şiddet ortamına itilmeye, öğrenciler ve hocalar baskı altına alınarak sindirilmeye çalışılıyor.
DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, Ankara Tabip Odası ve TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Ankara‘da son dönemde üniversite öğrencilerine ve akademisyenlere yönelik saldırıların artması, kimi okullarda ilerici/demokrat öğrencilerin can güvenliği ve öğrenim özgürlüğüne yönelik tehditlerin kaygı verici bir boyuta ulaşması nedeniyle, saldırıları teşhir ve protesto etmek, yetkilileri bu saldırılar karşısında görevlerini yapmaya çağırmak için 21 Aralık 2006 Perşembe günü Sakarya Caddesi‘nde kitlesel basın açıklaması yaptı.
Basın açıklaması DİSK Ankara Bölge Temsilci Tayfun Görgün tarafından okundu.
FARKINDAYIZ, TEŞHİR EDİYORUZ, UYARIYORUZ.
YAŞAMA, BARIŞA, BİLİME VE ÜNİVERSİTEYE SAHİP ÇIKIYORUZ.
Son zamanlarda üniversitelere yapılan sistematik saldırılarla gençler ve üniversiteler şiddet ortamına itilmeye zorlanıyor. Diğer yandan öğrenciler ve hocalar baskı altına alınmak, sindirilmek isteniyor.
Üniversitedeki gelişmeler için "sağ-sol çatışması", "öğrencilerin kavgası" gibi gelişigüzel kullanılan cümleler gerçeği yansıtmamaktadır. Saldırılarda kar maskesi kullanılması, saldırıya uğrayanların araba ile takip edilmesi vb. uygulamalardan saldırıların organize yapıldığı izlenimi ediniyoruz. Üniversitelerde çatışma ortamı, şiddet ortamına ihtiyacı olanlar, maşalarını yine göreve çağırmış görünüyor. Satırı sallayan, tetiği çeken kim olursa olsun saldırıların asıl suçlusu ülke içerisinde barışı ve demokrasiyi kendi meşruiyetleri ve varlıkları için tehdit olarak algılayan karanlık güçlerdir. Şiddet ortamından beslenen bu karanlık felsefenin evrensel tanımı faşist zihniyettir.
Dünyanın bir çok yerinde görülen, ülkemizde de bir zamanlar başvurulan klasik argümanlar ırkçılık, kafatasçılık gençleri ve üniversiteleri terörize etmek için kullanıyor. Saç şekli, küpe takmak, el ele tutuşmak gibi komik bahaneler bu çağda hala saldırganlar için geçerli görünüyor.
Fakat şunu biliyoruz ki, bu bahanelerin arkasında yatan neden, politiktir. Üniversitelerde artan saldırılar sadece can güvenliğine ve öğrenim hakkına yönelik saldırılar değildir. Bu saldırılar aynı zamanda bir bütün olarak, demokrasiye, özgürlüklere, bilimsel düşünceye ve halklar arasındaki kardeşliğe dönük saldırılardır. Siyasal iktidarın neo-liberal ve Amerikancı politikalarının yakıcı sonuçları ve gerici kadrolaşma tüm toplumu olduğu gibi üniversiteleri de kıskacı altına almaktadır.
Siyasal, sosyal ve ekonomik çözümsüzlüklerin arttığı ve egemenlerin kendi aralarındaki iktidar kavgasının giderek kızıştığı bir ortamda, üniversitelerde ortaya çıkan bu saldırılar tesadüf değildir. Bu saldırılar gelecekte bu hesaplaşmanın daha da derinleşerek ve yaygınlaşarak sürdürüleceğinin ipuçlarını vermektedir. Son günlerde yasal, demokratik kurumlara yönelik baskın, gözaltı, tutuklama vb. saldırıların artış göstermesi de bunun bir başka göstergesidir.
Üniversitelerde ‘eğitim ücretsiz olsun‘ diyen, ‘savaşa hayır‘ diyen öğrenciler önce disiplin cezası aldılar şimdide eli satirli şahısların saldırısına uğruyorlar. Okumak isteyen gençlerden para isteyenlerle, onlara satır sallayanlar arasında pek fazla bir fark yoktur, özelleştirme ve soruşturma saldırıları ile bıçaklı saldırıların ardı ardına gelmesi bu benzerliği güçlendirmektedir.
Üniversitelerde başlayan ve bir bütün olarak toplumu sindirmeye, teslim almaya yönelik bu politikalar, gerçekte, kendi çıkarlarını hakim kılmaya çalışan egemen güçlerin kitleleri arkasına alarak ve onları istedikleri gibi yönlendirerek bir meşruiyet oluşturma hedefi gütmektedir.
Bizler bu ülkenin özgürlüğü ve aydınlık geleceği için mücadele eden demokrasi güçleri olarak, sahneye konmaya çalışılan oyunu biliyoruz. Ne zaman ki iktidara sahip güçler arasında ülkeyi yönetememe krizi baş gösterse, istikrarsızlığı temel politika aracı olarak kullanmaya başlıyorlar. Bizler 60‘lı 70‘li yıllardaki bu saldırıların ülkenin özgürlüklerine ve demokratik yapısına dönük olduğunu, bunlardan kimlerin çıkar sağladığını da biliyoruz.
Bu oyuna seyirci kalmayacağız. Emeğin örgütleri ve emekten yana güçler olarak, üniversitelerde tırmanan bu gerici ve faşist saldırılara karşı var gücümüzle özgür, demokratik, laik, bilimsel ve parasız eğitimden yana olan, bunu savunan bütün üniversite toplumuyla yan yana olacağız. Ve dahası, özgürlükleri, demokrasiyi, insanca ve kardeşlik içinde bir yaşamı savunuyoruz ve bunun arkasında duracağız. Hiçbir güç bu ülkeyi ve onun özgür ve demokratik geleceğini kararlamaz. Ticari ve silahlı saldırılara karşı, üniversitenin ve üniversitelinin yanında olacağız.
DİSK ANKARA BÖLGE TEMSİLCİLİĞİ
KESK ANKARA ŞUBELER PLATFORMU
TMMOB/ANKARA İL KOORD. KURULU
TTB/ANKARA TABİP ODASI
En Çok Okunanlar
- PEYZAJ MİMARLIĞI HİZMETLERİ EN AZ BEDEL HESABI, ARTIK ODAMIZ OTOMASYON SİSTEMİ ÜZERİNDEN ÜYELERİMİZİN HİZMETİNE AÇILDI /2010 Okunma Sayısı:36198
- MESLEKİ DENETİM UYGULAMASI /2007 Okunma Sayısı:35443
- SÖZLEŞME ÖRNEKLERİ /2007 Okunma Sayısı:34680
- BÜRO TESCİL BELGESİ (BTB) ALMA KOŞULLARI /2007 Okunma Sayısı:34477
- KAMU İHALE KURUMU HÜKÜMLERİ GEREĞİ İŞ BİTİRME BELGESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME /2008 Okunma Sayısı:33484
- MESLEKİ TANINIRLIĞIMIZDAKİ EN ÖNEMLİ ADIM /2006 Okunma Sayısı:33256
- SÖZLEŞMELİ/ÜCRETLİ PEYZAJ MİMARI ASGARİ ÜCRETLERİ /2011 Okunma Sayısı:31604
- KEŞİF-METRAJ VE İHALE DOSYASI HAZIRLANMASI /2009 Okunma Sayısı:29608
- TESCİLLİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÜRO VE ŞİRKETLERİ 2009 /2009 Okunma Sayısı:27087
- KURAKLIK PEYZAJI /2007 Okunma Sayısı:19881